6 Şubat 2010 Cumartesi

Günahkarlık kimin suçu?

Allah (cc) benim kaderime günah işleyeceğimi yazmışsa, beni neden sorumlu tutuyor?


Takvimde, bugün Güneş’in kaçta doğacağı bir sene önceden yazılmıştır. Güneş bugün doğduğunda “Takvimde yazdığı için doğdu, yazmasaydı güneş doğmayacaktı ” diyebilir miyiz?

Biz, yaptıklarımızı Allah (cc) bildiği için yapmayız. Bilakis biz yapacağımız için Allah (cc) bunu ezelî ilmiyle bilir ve kaderimize yazar. Şayet insan günahı seçmeseydi, kaderinde o günahı işlemeyeceği yazılı olacaktı . Mesuliyet, bilen ve yazanda değil, günahı işleyen ve yazdırandadır.

Hem insan vicdanen kesin olarak bilir ki; yaptı ğı her şeyi kendi iradesiyle yapmaktadır. İsterse içki içer, istemezse içmez. Namazı kılmak ya da kılmamak tamamen kişinin kendi seçimidir. Fakat bazı gafil kimseler sorumluluktan kaçmak istedikleri içindir ki; kendilerini düzeltmek yerine kaderi suçlamak isterler. Allah’ın sonsuz ilim ve adaletine karşı büyük bir ayıp ve haksızlık ederler... (devamını oku)

1 Şubat 2010 Pazartesi

Bedihi kader ve nazari kader nedir? Örneklerle açıklanabilir mi?

Bedihi kader ve nazari kader nedir? Örneklerle açıklanabilir mi?

Cevap:
Bedihi kader, gözle görünen apaçık kader manasına gelir. Kader ise ölçü demektir. Bununla kasd olunan ise, yaratılmış şeylerdeki gayet muntazam ve gözle görülen ölçülerin bunların önceden var olan bir kader ölçüsü ile yaratıldığını göstermesidir.

Nazari kader ise, nazarla yani düşünerek anlaşılan kader demektir. Yani yaratılmışların gözle görülen ölçülerinde tecelli eden kaderden yola çıkarak, "demek ki, o canlının bütün tarihçe-i hayatı dahi bir kaderin nizmına tabidir" diye düşünerek anlaşılan kader, nazari kaderdir.

Üstad Bediüzzaman bu meseleyi ağaç misali üzerinden Kader Risalesi'nde şöyle açıklıyor:

"Bedihî kader ise, o çekirdeğin tazammun ettiği (içindeki) ağacın, maddî keyfiyat ve vaziyetleri ve heyetleridir (maddi biçim ve şekilleridir) ki, sonra göz ile görünecek.

Nazarî ise, o çekirdekte, ondan halkolunacak ağacın müddet-i hayatındaki geçireceği tavırlar, vaziyetler, şekiller, hareketler, tesbihatlardır ki, tarihçe-i hayat namıyla tabir edilen vakit-bevakit değişen tavırlar, vaziyetler, şekiller, fiiller; o ağacın dalları, yaprakları gibi intizamlı birer kaderî mikdarı vardır." (26. Söz- Risale-i Nur)

Sadaka kaza belayı nasıl def eder?

Sadaka kaza belayı nasıl def eder? Kader değişir mi? Kader önceden belli midir?
Kadere inanmak gerekir mi?

soruların cevapları videoda. hemen tıkla...

http://video.google.com/videoplay?docid=-3262206197381791064&hl=tr#